top of page

Kayıp Anıların Peşinde Bir Yolculuk: What Remains of Edith Finch

  • Yazarın fotoğrafı: Recep VATANSEVER
    Recep VATANSEVER
  • 12 May
  • 4 dakikada okunur

What Remains of Edith Finch inceleme

Çok uzun zamandır sürekli gözüme ilişen ve her oyun alışverişi esnasında bana tanıdık bir edayla göz kırpan bu oyunu oyun oynamakta sıkıntı yaşadığım bir dönemde aldım ve oynadım. Bitirdikten sonra bir süre ekrana bakakaldım ve bu oyunu oynamak için bu kadar geç kaldığım için kendime kızdım. Bende ve gördüğüm kadarıyla oyunu oynayan birçok kişide iz bırakan bir oyun olmuş kendisi. Haliyle birkaç satır bir şeyler yazmadan olmazdı.

Bazı oyunlar vardır; bitirdiğinizde bir süre ekrana öylece bakarsınız. Ne olduğunu anlamaya çalışırsınız, duygularınız darmadağın olur ama garip bir şekilde huzurlusunuzdur. What Remains of Edith Finch tam da böyle bir oyun. Ayrıca bu oyunun bir "oyun"dan daha fazlası olduğunu en baştan söyleyeyim. Daha çok interaktif bir kitap, bir görsel şölen ve en önemlisi, yaşam ve ölüm üzerine dokunaklı bir meditasyon gibi.


🏠 Finch Evi: Sessiz Bir Anıt

Oyunda, ailesinin gizemli ve trajik ölümlerini araştırmak için çocukluğunun geçtiği o tuhaf, büyülü eve geri dönen Edith Finch'i canlandırıyoruz. Öyle ki ölüm bu aileye adeta musallat olmuş gibi. Gencinden yaşlısına aile üyelerinin her biri bu evde trajik bir şekilde ölümle karşılaşmış. Hikayeyi çekici kılan kısım da burada devreye giriyor. Evin kendisi bile başlı başına bir karakter gibi. Her odası, her köşesi Finch ailesinin anılarıyla dolu, adeta zamanın içinde donup kalmış bir müze gibi. Evin her odası bir bireye ait. Sırayla bu odaları gezerek kişilerin hayatlarından kesitlere ve ölümlerine şahit oluyoruz.

Oyunda ilk karşımıza çıkan şey, Edith’in elinde tuttuğu günlüğü ve onun sesiyle açılan anlatımı oluyor. Tekrar çocukluğunun geçtiği o büyük, biraz ürkütücü ama bir o kadar da büyüleyici eve dönüyor. Oyuncu olarak biz de onunla birlikte eve adım atıyor, odaları geziyor, çekmeceleri karıştırıyor, yıllardır açılmamış kapıları birer birer aralıyoruz.

Bu ev, sadece bir yapı değil. Burası bir yaşam arşivi. Her köşesinde, her rafında Finch ailesinden birine ait izler, eşyalar, anılar var. Her oda, bir karakterin hem dünyasını hem de kaderini yansıtıyor. Sanki evin kendisi bile yaşayan bir varlık gibi. Duvarları konuşuyor, döşemeleri fısıldıyor.

What Remains of Edith Finch inceleme
Edith’in çocukluğunun geçtiği, hikâyelerin katman katman saklandığı o ikonik ev.

📖 Hikâyeler: Her Biri Birer Kısa Film

Oyunun kalbinde, Edith’in aile geçmişini araştırması ve kaybettiği aile üyelerinin hikâyelerini keşfetmesi yatıyor. Ancak bu hikâyeler sıradan anlatılar değil; her biri farklı bir oynanış mekaniğiyle sunuluyor. Bir hikâyede bir salyangoz gibi etrafta sürünürken, diğerinde bir kuş gibi gökyüzünde süzülüyorsunuz. Bir hikâyede çizgi roman estetiğiyle sunulan bir korku hikâyesinin içindeyken, bir diğerinde melankolik bir kralın hayal dünyasına konuk oluyorsunuz.

En çarpıcı ve beni en etkileyen hikâye Lewis’in hikâyesiydi. Konserve fabrikasında monoton bir işte çalışan Lewis’in hayal dünyasıyla gerçeğin iç içe geçtiği o bölüm, sadece oyunun değil, belki de oyun tarihinin en yaratıcı anlatımlarından biri olabilir. Konserve fabrikasında bir yandan rutin işini yaparken bir yandan da Lewis’in kafasında kurduğu hayali krallığı yönetmek… Bu bölüm hâlâ zihnimde tüm canlılığını koruyor. Rutin bir yaşamı hayal gücüyle yenmeye çalışan, hapsolmuş çaresiz bir Lewis...

What Remains of Edith Finch inceleme
Gerçekle hayalin iç içe geçtiği, oyunun en unutulmaz sekanslarından biri.

🎼 Görsel ve İşitsel Bir Şölen

Teknik anlamda oyun oldukça sade. Göz alıcı grafiklerden ya da devasa haritalardan söz etmiyoruz. Ama sadelik, bu oyunun gücünü daha da artırıyor. Grafik tasarımı bir tablo gibi; her sahneye estetik bir özen gösterilmiş. Beni en çok etkileyen şeylerden biri de oyunun atmosferiydi. Evin içindeki detaylar, eşyalar, notlar... Her şey o kadar özenle hazırlanmış ki, sanki gerçekten de o ailenin içinde gibi hissediyorsunuz. Müzikler deseniz, tam yerinde, tam zamanında girerek duygularınızı katlıyor. Her hikâyeye özel bestelenmiş parçalar, oyuncuyu duygulara sürüklüyor. Bazı sahnelerde müzik o kadar yerinde ki, sadece o melodilerle bile hikâyeyi hissedebiliyorsunuz. Bu, iyi bir anlatının müzikle nasıl bütünleşebileceğinin canlı örneği.


💔 Ölüm ve Kabulleniş Üzerine Bir Masal

Oyun boyunca ölüm temasıyla yüzleşiyoruz. Ancak bu bizi karamsarlığa sürüklemiyor. Her bir ölüm, ne kadar beklenmedik veya trajik olursa olsun, hayatın kendisinin bir parçası olduğunu hissettiriyor. Oyun bize direkt olarak "ölüm kötü bir şeydir" demiyor, aksine, her yaşamın bir sonu olduğunu ve bu sonun bazen ne kadar ani olabileceğini gösteriyor. Ama bunu yaparken bile bir ağırlık veya karamsarlık hissettirmiyor. Daha çok, geride kalanların kalanlarla nasıl başa çıktığını, anıları nasıl yaşattığını anlatıyor. Aksine, hayata dair bir farkındalık kazandırıyor. Finch ailesi bir “lanet” taşıyor gibi görünüyor, ama aslında oyun bize şunu soruyor: Hayat, ölümle tamamlanırsa anlam kazanır mı?

Her karakterin hikâyesi birer kayıp gibi görünse de, oyun bize onların hayatlarının kısa da olsa dolu dolu yaşandığını hissettiriyor. Özellikle çocuk karakterlerin öyküleri, kalbinizi sıkıştırıyor ama bir yandan da yaşadıkları anların güzelliğini gösteriyor.


What Remains of Edith Finch inceleme

🧭 Kısa Ama Derin Bir Yolculuk

Oyun yaklaşık 2-3 saatte tamamlanabiliyor. Yani sinema filmi uzunluğunda. Ama bu kısa süreye sığdırdığı duygu, fikir ve deneyim yükü bir roman kadar derin. Üstelik hiçbir sahne gereksiz hissettirmiyor. Her bölüm, her detay oyuncuya bilinçli olarak sunulmuş.


✍️ Bana Ne Kattı?

What Remains of Edith Finch, bana sadece iyi bir oyun deneyimi sunmadı. Oyun bittiğinde kendimi boşlukta hissettim. Sanki uzun bir rüyadan uyanmış gibiydim. Finch ailesinin hikayeleri aklımda dönüp duruyordu. Yaşamın ne kadar kırılgan, anıların ise ne kadar değerli olduğunu bir kez daha anladım. Aileme, geçmişe ve anılara bakışımı da etkiledi. Artık eski bir eşyaya bakarken daha dikkatli oluyorum. Acaba onun bir hikâyesi var mı diye düşünüyorum. Bir çekmeceyi açarken ya da eski bir fotoğrafa bakarken, geçmişin ne kadar sessiz ama derin olduğunu fark ediyorum.

Ve belki de en önemlisi şu oldu: Hayatın ne kadar kırılgan, ama aynı zamanda ne kadar özel olduğunu bir kez daha hatırlattı bana. Bir tek hayatımız olduğunu ve bu hayatı mümkün olduğunca istediğimiz şekilde yaşamamız gerektiğini, keşkelerle dolu bir hayat yaşamamak için çaba sarfetmem gerektiğini hatırlayacağım.


📌 Son Söz

Eğer arkasında fikir barındıran hikâye odaklı oyunları seviyorsan, sinema gibi anlatımı olan yapımlar ilgini çekiyorsa ve oyunlarda duygusal bir etki arıyorsan, What Remains of Edith Finch’i mutlaka denemelisin.

Bu sadece bir oyun değil, kendine tuttuğun bir ayna olabilir.

Oynadıysan seni en çok hangi hikâye etkiledi?

Yorumlara yaz, birlikte konuşalım.

Comments


bottom of page